Kur'an'da "tağut" kavramı, genellikle insanları Allah'ın yolundan saptıran, doğru yoldan çıkaran her türlü otorite, ideoloji, kişi veya kavram anlamında kullanılır. Tağut, Allah'ın dışında kendisine kulluk edilen veya itaat edilen varlıkları ifade eder ve bu bağlamda sapkınlık, azgınlık ve zulüm ile ilişkilendirilir.
Kur'an'da Tağut Kavramı:
1. Bakara Suresi 256. Ayet:
“Dinde zorlama yoktur. Artık doğruluk sapıklıktan iyice ayrılmıştır. Kim tağutu inkâr edip Allah’a inanırsa, kopması mümkün olmayan sağlam bir kulpa yapışmıştır...”
Burada tağut, Allah'a karşı çıkıp insanları saptırmaya çalışan otorite ve inançları temsil eder.
2. Nisa Suresi 60. Ayet:
“Sana indirilenlere ve senden önce indirilenlere inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun? Tağut’a inanmayı istiyorlar...”
Bu ayette tağut, Allah’ın yerine başka bir merciye yönelmeyi ifade eder.
3. Zümer Suresi 17. Ayet:
“Tağut’a kulluk etmekten kaçınan ve Allah’a yönelenlere müjde vardır.”
Tağut burada Allah dışında otorite veya ibadet edilen şeylere işaret eder.
Tağut’un Tanımı:
Sözlük Anlamı: Azgınlık, sınırları aşmak, başkaldırmak.
Kur'anî Kullanım: İlahi otoriteyi reddeden, insanları Allah’a kulluktan alıkoyan ve kendi otoritesini veya yanlış bir otoriteyi dayatan kişi, grup, düzen veya ideoloji.
Tağut’tan Sakınmak:
Kur'an, tağut’u reddetmeyi ve Allah’a yönelmeyi imanla ilişkilendirir. Tağut’u kabul etmek, insanın yalnızca Allah’a ait olan itaati başka bir otoriteye sunması anlamına gelir. Bu nedenle Allah, müminlerin tağut’un her türlüsünden sakınmasını emreder.
Bu çerçevede tağut, zaman ve mekanlara göre değişebilen bir kavramdır; dünyevi otoriteler, putlar, batıl ideolojiler ve nefsin azgınlığı gibi farklı anlamlarda kullanılabilir.